Böbrek Üstü Bezi Kanseri (Adrenal Kanser) Nedir?

Yüksek tansiyon için korteksin. Böbreküstü bezi cerrahisi

Beyin ve Omurilik Tümörleri Beyin ve Omurilik Tümörleri Kafa içi tümör dendiğinde, anatomik ve klinik açıdan kafatası boşluğunun içinde gelişen ve beyin dokusuna yerleşen ya da beyne dışarıdan baskı uygulayan bütün kütleler anlaşılır. Bunlar hem dar anlamda tümörleri neoplazilerhem granülomları tüberkülom, gomhem de asalak kistleri içerir. Kafaiçi tümörleri sinir dokusunun kendi unsurlarından ve bu doku dışındaki unsurlardan damar ve beyin zarı tümörleri kaynaklanabilir.

Başka organlardaki tümörlerin sarkom, karsi-nom yayılımıyla oluşan odaklar da sık görülür. Sinir dokusundan kaynaklanan tümörler,hücre tipine ve olgunluk derecesine göre büyük bir çeşitlilik gösterir. Birinci gruptakiler genel belirtiler olarak adlandırılır.

GENEL MÜDÜR MESAJI

Bunlar, yerleşimleri neresi olursa olsun bütün kafaiçi tümörleri açısından ortak belirtilerdir. İkinci grup belirtiler ise tümörün yerleşimine bağlıdır.

HİPERTANSİYON TEDAVİSİ - (Sağlıklı Yüksek Tansiyon Diyeti!) / 5 Dakikada Sağlık

Bu belirtiler tümörün yıkıma uğrattığı beyin bölümlerinin saptanmasında yararlı olurlar. Bunlar tümörün beyindeki yerleşiminin belirlenmesine yardımcı olduklarından yerleşim belirtileri olarak adlandırılır. Beyin tümörünün kesin tanısı, iki tür belirti birlikte görüldüğünde konabilir; ama bir grup ötekinden daha belirgin olabilir.

Bazı olgularda genel belirtiler uzun süre görülmeyebilir; bunlar ancak tümör büyüdükten sonra ortaya çıkarlar. Beynin kabuk korteks bölümü gibi baskıya ve zedelenmelere çok duyarlı bölgelerine yerleşen tümörlerde bu özellik görülür. Bazı olgularda ise yalnız genel belirtiler tabloya egemendir; yerleşim belirtileri ya çok hafiftir ya da hiç görülmez.

Bunlar ancak dikkatli, sabırlı ve ayrıntılı incelemelerle saptanabilir. Bu olgularda tümör tanısı genel belirtilerin özellikleri, şiddeti ve hastalığın seyri dikkate alınarak konur; tümörün yerleşiminin klinik tanısı, yerel belirtiler saptanamadığı durumlarda yaklaşık olarak yapılabilir. Bunun nedeni bu bölgelerin, yüksek tansiyon için korteksin ve artkafa loblan gibi hareket ya da duyu işlevlerinin merkezi olmamalarıdır.

Dolayısıyla tümörün bu bölgelere baskısı uzun süre belirtisiz seyredebilir. Başka bir deyişle, bilinci bulanık durumda olan hasta, hekimle yeterli işbirliği yapamaz ve çok hassas olan bu belirtilerin yakalanması olanaksızlaşır. Yerleşim belirtileri, her zaman tümörün yerleştiği bölgeyi doğrudan göstermeyebilir.

Beynim neden çalışmıyor?

Tümör yakınındaki bir beyin alanına baskı yaparak bu bölgeye bağlı belirtilerin öne çıkmasına neden olabilir. Ayrıca birincil olarak tuttuğu alanın sağlık kalp trigliseritleri bölgelerle ilişkisini sağlayan birleştirici lifleri keserek bununla ilgili belirtilere neden olabilir en bilinen örneği alın lobu tümörlerinde, beyincik lezyonlarmm tipik belirtilerinin görülmesidir.

Tümör kafa sinirlerine uzaktan baskı yapabilir. Örneğin, şakak lobu tümörleri aşağı doğru baskı yaparak beyin sapını ye buradan çıkan kafa sinirlerini etkileyebilir.

Safra asitlerinin salınımı hormon kontrolü altındadır. Bu nedenle gebelik sırasında safra çamuru veya safra hastalıkları sıklığı artar. Karaciğer hastalıklarında HDL kolesterol azalır. HDL-kolesterol hormonların yapıldığı kolesteroldür. Adrenal bezleri kortizol yapmak için HDL-kolesterolü kullanır.

Tabloya tümörün bulunduğu beyin yarıküresinin ileri derecede ödemli olması da eklenir. Sonuç olarak, beyin tümörlerinin yerel belirtileri, yalnızca tümörün geliştiği bölgenin tutulmasının doğrudan yansıması değil, aynı zamanda uzak etkilerin de bir sonucudur.

Genel belirtiler — Bu belirtiler kafaiçi basınç artmasına bağlıdır; gerek tümör kütlesinden, gerek beyin-omurilik sıvısı dolaşımındaki bozukluklardan kaynaklanırlar.

yüksek tansiyon için korteksin kalp sağlığı beslenme ppt

Aynı belirtiler, beyin-omurilik sıvısının aşın üretimine ve sıvı akımının engellenmesine tıkayıcı hidrosefali [beyin karıncıklarında aşın beyin-omurilik sıvısı birikmesi] bağlı olarak kafaiçi basınç artmasının söz konusu olduğu hastalıklarda da görülür. Genel belirtilerin en önemlileri baş ağrısı, kusma ve papilla kör nokta stazıdır. Bunlara daha seyrek görülen ama oldukça anlamlı olan zihinsel uyuşukluk, uykuya eğilim ve nabız azalmasını da eklemek gerekir. Baş ağrısı: En sık ve en erken görülen belirtidir, genellikle şiddetlidir.

Sürekli olabilir, seyrek olarak da başlangıç evresinde nöbetler halinde gelir. Baş ağnsının şiddeti vücudun konumuna göre değişebilir; genellikle dik durulduğunda şiddetlenir, yatıldığmda azalır.

yüksek tansiyon için korteksin tip 2 diyabette yüksek tansiyon ilaçları

Kusma: Kafaiçi basmç artmasına bağlı kusma yemeklerle ilgili değildir; bulantı görülmez, fışkırma biçimindedir. Bu özellikleri nedeniyle beyin kökenli kusmaya kolay kusma bulantısız kusma da denir; ama bu özelliklerin değişiklik gösterdiği de olur. Beyin kökenli kusma daha çok sabahlan aç karnına görülür. Papilla stazı: Kafaiçi tümörlerinin hemen hepsi gözde papilla kör nokta değişikliklerine yol açar.

Papilla şişip dışarı doğru kabanrken kenarları silinir, çevresindeki ağtabaka damarları dirsek biçiminde bir çıkıntı yapar. Baş dönmesi: Baş hareketleri ile uyarılan öznel ya da nesnel baş dönmesi beyincik ve işitme siniri tümörlerinde görülür.

Obezite beyni 10 yıl daha erken yaşlandırıyor

Başka bölge tümörlerinde gözlenen geçici bilinç bozukluğu, baygınlık ve ani fenalaşma gibi yakınmalar hasta tarafından yanlışlıkla baş dönmesi olarak tanımlanabilir. Epilepsi sara nöbetleri : Eskiden genel belirtiler arasında sayılan çırpınma nöbetleri aslında kafaiçi basınç artmasına bağlı değildir.

Beyin tümörü olgularında ortaya çıkan yaygın çırpınma nöbetleri tümörün yerel bir belirtisi olarak kabul edilmelidir.

yüksek tansiyon için korteksin yüksek tansiyon ve kalp bloğu

Kafaiçi basınç artmasının erken ve ağır olduğu artkafa boşluğu tümörlerinde çırpınma nöbeti çok seyrek görülür. Oysa şakak lobu tümörlerinde, çırpınma nöbetleri kafaiçi basınç artması belirtilerinden çok önce bazen yıllarca önce ortaya çıkabilir.

Böbrek Üstü Bezi Kanseri

Zihinsel uyuşukluk: Zihinsel uyuşukluk duygularda kabalaşma, algılamada gecikme ve düşünsel işlevlerde yavaşlama biçiminde ortaya çıkar. Hasta kayıtsız, apatik duyumsamaz ve dikkatsiz görünür; kavrama yeteneği azalmıştır ve soruları geç yanıtlar. Zihinsel uyuşukluk beyincik tümörlerinde az görülür, alın lobu başta olmak üzere beyin yarıkürelerinin tümörlerinde değişmez bir belirtidir. Daha çok zihinsel uyuşukluk görülen olgularda esneme sık rastlanan bir belirtidir.

Özet olarak; kafaiçi tümörlerin belirtileri baş ağrısı, kusma, papilla stazı, nabzın seyrekleşmesi ve zihinsel uyuşukluktur. Günümüzde bilgisayarlı beyin tomografisi BBT ve magnetik rezonans MR gibi yanılma payım çok azaltan inceleme yöntemlerinin geliştirilmesiyle, beyin tümörleri ve öteki kafaiçi yer kaplayan hastalıkların tanısı çok kolaylaşmıştır.

Anjiyografinin yüksek tansiyon için korteksin madde verilerek damarların görüntülenmesi Özellikle beyin damarlarındaki hastalıkların tanısında önemli yeri vardır. Pnömoensefalografi ve ventrikülografi eskiden olduğu kadar sık kullanılmamaktadır. Ekoensefalog-rafi ise yenidoğanlarda, özellikle hidrosefali tanısında çok geçerli bir yöntemdir. Yüksek tansiyon için asana filmi, kafaiçi süreçle ilgili doğrudan ya da dolaylı belirtilerin ortaya konmasını sağlar.

Doğrudan belirtilerin başlıcalan, yüzde oranında görülen kalsiyum çökeltileri, tümörün doğrudan etkisiyle kemiklerde gerçekleşen doku yıkımları ve dokuların yer değiştirmeleridir.

yüksek tansiyon için korteksin yüksek tansiyon ve çakralar

Dolaylı belirtiler ise kafaiçi basınç artması sonucu ortaya çıkar. Ekoensefalografi— Öteki tanı yöntemleriyle birlikte uygulanan basit bir incelemedir; tanıya ulaşmak için tek basma yeterli değildir.

Beyin anjîyografisi — Yıllardır beyin tümörlerinin tanısmda temel yöntemlerden biri olarak yaygın bir biçimde kullanılmaktadır. Uyluktan, omur atardamarlarından ya da şahdamarından sokulan bir kateter ile yapılır. Tümörün kesin tanısını sağlar ve beyin cerrahlarının tümör içi ve çevresindeki damarlanmayı kavramalarına yardımcı olur. Elektroensefalografı EEG — Geçmiş yıllarda sık kullanılan bu yöntem günümüzde de önemini korumaktadır. Özellikle kafaiçi yayılım gösteren bir sürecin varlığını yüksek tansiyon için korteksin ve bazen de yerini saptamada yararlıdır.

Ama elde edilen bilgiler hiçbir zaman, cerrahi girişim için yeterli gerekçe sağlayamaz. TANI: Kafaiçi yüksek tansiyon için korteksin tanısında aydınlatılması gereken üç nokta vardır: Tümörün genel tanısı, kesin yerinin ve yapı özelliklerinin tanısı. İlk aşamada yalnızca yaklaşık bir yönelim sağlanırken, ikinci ve üçüncü aşamalar tedavi açısından büyük önem taşır. Tümörün genel tanısı, kafaiçi basınç artması belirtileriyle yerleşim belirtilerinin birlikte bulunmasına dayanır.

Beyin ve Omurilik Tümörleri

Kafaiçi basınç artması sendromu, daha önce de belirtildiği gibi, başlangıçtan itibaren her zaman görülmeyebilir. Bazen oldukça geç ve yerleşim belirtilerinden sonra ortaya çıkabilir. Bulunduğunda da her zaman bütün belirtileriyle görülmeyebilir.

yüksek tansiyon için korteksin spinal hipertoninin eğriliği

Bazen kafaiçi basınç artması belirtileri, yerleşim belirtilerinden önce ortaya çıkar. Kafaiçi basınç artması sendromu belirtileri, öncelikle serumlu beyin zarı iltihabı ile ayırıcı tanı yapılmasını gerektirir. Dikkatle yapılan ayırıcı tanı, beyin zarı iltihabı ve beyin tümörü dışında, beyin-omurilik sıvısının aşırı salgılandığı ya da geri emiliminin engellendiği bütün KÎBAS kafaiçi basınç artışı sendromu tablolarının değerlendirilmesini sağlar.

Başta artkafa çukurunun papillomları epitelde gelişen iyi huylu tümör olmak üzere bazı tümörlerde kafaiçi basınç artması belirtilerinin aralıklı olarak görüldüğü de unutulmamalıdır.

One moment, please

Kist oluşumu ile seyreden serumlu beyin zarı iltihabı ile ayırıcı tanı daha zordur. Bu hastalık daha çok tümörlerin pek görülmediği kafatası tabanında yerleşmesine karşın, iltihabı süreç sonucunda tepeye yakın bölgelerde kistlerin oluşmasına yol açabilir.

yüksek tansiyon için korteksin kırmızı kalp sağlığı giymek

Bu olgularda ayırıcı tanı çok güçtür, hastalığın gidişi ayırıcı tanıda iyi bir ölçüt olabilir. Tümör olguları her zaman ilerleyici ve kesintisiz bir gidiş gösterirken, kistlerde duraklama ve iyileşme dönemleri görülebilir. Ama bu, çok belirgin bir Ölçüt değildir, çünkü kistler de birçok olguda kesintisiz bir gelişme gösterebilir.

Meninjiyomlar beyin-omurilik zarı tümörü ile sertzardaki dura mater kan pıhtısı kitleleri arasında ayırıcı tanı yapılması bazen güç olabilir; bu pıhtı kitleleri bazen iki yanlıdır beyin zarı İle beyin arasında; beyin zarı ile kafatası arasında ve yaralanmalar sonucunda oluştuğunda bile çok yavaş gelişebilirler.

Böbreküstü Bezi

Klinik veriler tanıyı aydınlatmaya yeterli olmadığında bilgisayarlı tomografi ya da magnetik rezonans tüm kuşkulan giderebilir. Tümör ile tromboz, kanama ya da emboli gibi damarsal olaylar arasında ayırıcı tanı oldukça kolaydır. Damar olaylannda belirtiler çok hızlı ortaya çıkarken, tümör belirtileri her zaman daha yavaş gelişir ve ilerleyici özelliktedir. Ama hastalığın ilk belirtilerinin tumor kütlesinin ortasındaki ani bir kanamayla ortaya çıktığı ya da tablonun aniden ağırlaştığı olgular da bilinir.